- Asya hisse senetleri Çin ve ABD faizlerine ilişkin endişelerle 9 ayın en düşük seviyesini gördü
- Hazine Tahvilleri Fed ile düştü, Teknoloji Çin'deki satışların ağırlaşmasını engelliyor.
- Gösterge 10 yıllık Hazine tahvil getirileri 2023'ün en yüksek seviyelerine tırmandı
- Çin yuandaki kayıpların daha da artmasını önlemek için çabalarını artırıyor
- Petrol fiyatları Çin ekonomisi ve ABD faiz oranlarına ilişkin endişelerle dalgalanıyor
- Suudi Arabistan'ın petrol ihracatı Haziran ayında 21 ayın en düşük seviyesine indi
- Dolar hırpalanmış yen karşısında parlıyor; AUD istihdam verileri ve Çin'in sıkıntıları ile sürükleniyor
- Küresel Tahvil getirileri 15 Yılın en yüksek seviyesine çıktı
- Çinli varlık yöneticisi Zhongzhi likidite krizi içinde olduğunu açıkladı.
- Ruble, sermaye kontrolleri spekülasyonları nedeniyle dolar karşısında 95 seviyesini aştı
Kapanış raporları - 16.08.2023
- Wall Street : Faiz Artışları Masada Kalırken Hisse Senetleri ve Tahviller Geriledi.
- Fed Tutanakları : Bazı Fed Yetkilileri Faizleri Çok Yükseltme Konusunda Temkinli
Asya Piyasalarında Bu Sabah
Çin ve Fed'in çifte darbesiyle sarsılan piyasa...
Asya'da zor bir hafta yaşanırken, Çin'le ilgili piyasa tedirginliği azalma belirtisi göstermiyor. Ekonomik verilerin yetersizliği ve giderek derinleşen emlak krizi yatırımcıları tedirgin etti ve Asya hisse senetlerini Kasım ayından bu yana en düşük seviyelerine çekti.
Çin'in önde gelen bir tröst firmasının yatırım ürünlerine ilişkin ödemeleri aksatması ve konut fiyatlarındaki düşüş, dünyanın en büyük ikinci ekonomisinin kasvetli görünümüne katkıda bulundu.
Reuters'a konuşan iki kaynak, Zhongzhi Enterprise Group'un yatırımcılara likidite kriziyle karşı karşıya olduğunu ve borçlarını yeniden yapılandıracağını söylediğini aktardı. Bu durum, Zhongzhi tarafından kontrol edilen önde gelen bir tröst şirketi olan Zhongrong International Trust Co'nun geçen ayın sonlarından bu yana düzinelerce yatırım ürününe ilişkin ödemeleri kaçırmasının ardından geldi.
Yatırımcılar Çin ile ilgili bir deja vu anı yaşarken, ülkeye yönelik duyarlılık azalıyor ve hisse senedi piyasaları Çin'in geçen yılın sonlarında sınırlarını yeniden açmasından hemen önceki seviyelerde seyrediyor. Pan-Avrupa STOXX 600 endeksinin Çarşamba günü son bir ayın en düşük seviyesine inmesi ve Perşembe günü daha düşük bir açılışa yönelmesiyle Avrupa hisse senetleri de zor durumda kaldı.
Alarm zillerinin çalmasıyla birlikte yatırımcılar yeniden güvenli varlık arayışına girerek ABD dolarını iki ayın zirvesine taşıdı. Bazı analistlerin hafif şahin olarak değerlendirdiği Federal Rezerv'in Temmuz ayı toplantı tutanakları da doları destekledi.
Tutanaklar, yetkililerin daha fazla faiz artırımı ihtiyacı konusunda bölündüğünü gösterdi. Ancak Temmuz ayındaki toplantının, dirençli ekonominin altını çizen bir dizi ABD verisinden önce geldiğini hatırlamak önemlidir. Bunun ABD faizleri açısından bizi nereye götüreceğini göreceğiz.
CME FedWatch aracına göre, yatırımcılar hala Fed'in önümüzdeki ay faiz artırmamasını bekliyor ancak Kasım ayında faiz artırma ihtimalini %36 olarak fiyatlıyorlar. Bazı analistler piyasanın yeni bir artırım olasılığını hala düşük fiyatladığı konusunda uyarıyor.
Endişeler, Çin Merkez Bankası'nın Çarşamba günü yuan için beklenenden daha güçlü bir referans oranı ve Şubat ayından bu yana finansal sisteme en büyük kısa vadeli nakit enjeksiyonu ile kırılgan duyarlılığı artırmak için harekete geçmesiyle ortaya çıktı. Şimdiye kadar atılan adımlar iyimserliği yeniden tesis edemedi ve ABD Hazinesi küresel ekonomi için sonuçları konusunda uyarıda bulundu.
Çin Perşembe günü, yönetilen para birimi için günlük referans oranı aracılığıyla Ekim ayından bu yana en güçlü yönlendirmeyi sunarak yuandaki kayıpları durdurma çabalarını hızlandırdı. Offshore yuan dolar karşısında değer kaybetti. Bloomberg dolar endeksi, Hazine getirilerinin eğri boyunca tırmanmasıyla yükseldi.
10 yıllık Hazine tahvillerinin getirisi en son Ekim ayında ulaştığı seviyelere ulaşarak Çarşamba günü görülen satış baskısını genişletirken, politikaya duyarlı iki yıllık tahvillerin oranı %5'e yaklaştı. Satışlar, ABD devlet borçları endeksinin yıl içindeki kazançlarını sildi.
Doların gücü, Fed'in Temmuz toplantısından çıkan ve merkez bankasının enflasyonu bastırmak için faiz oranlarını artırmaya devam edeceği endişelerini körükleyen tutanakların hemen ardından geldi. Bu durum, yatırımcıların politika faizlerinin daha uzun süre yüksek kalacağı beklentisiyle Hazine tahvillerini ve gelişmekte olan piyasaları sattığı bu ayın baskın oyun kitabını besliyor.
Japonya'nın 20 yıllık tahvil faizi, 20 yıl vadeli borçlanma ihalesinin cansız yatırımcı talebi çekmesinin ardından yükseldi. Yen, daha önce Japonya'nın Eylül ayındaki müdahalesini tetikleyen seviyelere yakın olan 2023'ün en düşük seviyesi civarında işlem gördü.
Dolar iki ayın zirvesini gördü ve Hazine getirileri çoğunlukla yükselerek altın fiyatlarını beş ayın en düşük seviyesine çekti. Petrol, Çin'in emlak sektöründeki stres işaretleri nedeniyle dördüncü seansta da düşüş gösterdi.
Avrupa hisseleri, Çin ekonomisine ilişkin artan endişeler ve Fed faizlerinin yükselme potansiyeli nedeniyle kayıplara hazırlanıyor. Almanya Şansölyesi Scholz, Danimarka Başbakanı Frederiksen'i ağırlıyor. Beklenen veriler arasında Hollanda işsizlik oranı, İspanya ticaret ve Norveç mevduat oranları yer alıyor. Adyen, Coloplast ve Geberit kazançlarını açıklayacak. ABD tarafında ABD ilk işsizlik başvuruları, ABD Konf. Kurulu öncü endeksi verileri bekleniyor.
Piyasaların gündeminde bugün konuşulanlardan dikkat çekenler - BN
Fed Enflasyona Karşı
Temmuz ayındaki politika toplantısında Federal Rezerv yetkilileri büyük ölçüde enflasyonun gerilemeyeceği ve daha fazla faiz artışına ihtiyaç duyulacağı endişesini korudu. ABD Merkez Bankası'nın Çarşamba günü Washington'da yayınlanan 25-26 Temmuz tarihli politika toplantısı tutanaklarına göre, "Katılımcıların çoğu, para politikasının daha da sıkılaştırılmasını gerektirebilecek enflasyona yönelik önemli yukarı yönlü riskler görmeye devam etti". Ancak aynı zamanda, bu fikir birliğindeki çatlaklar da daha belirgin hale geliyordu. Bu arada, Hazine tahvili yatırımcıları, uzun vadeli getiriler 2022'nin en yüksek seviyelerine yaklaştıkça kayıplara bakıyor.
Sunak'ın Taahhüdü
Başbakan Rishi Sunak, uzun süredir devam eden "üçlü kilit" politikası giderek daha pahalı hale gelse de, Birleşik Krallık devlet emeklilik maaşını en yüksek enflasyon, ücretler veya %2,5 ile uyumlu olarak artırmaya kararlı olduğunu söyledi. Sunak Çarşamba günü ITV'ye verdiği demeçte "Elbette hükümet üçlü kilit politikasına bağlı" dedi. En son açıklanan enflasyon verileri - Temmuz ayında fiyatlar %6,8 arttı - ve Haziran ayına kadar olan üç aylık dönemde %7,8 artan ücretler, üçlü kilidi sürdürmenin ikinci yıl için de pahalı olacağını gösteriyor. Sunak, emekli maaşlarında bu büyüklükte bir artıştan rahatsız olmadığını söyledi.
Ayılara Karşı Savaş
Çin, yönetilen para birimi için günlük referans kuru aracılığıyla Ekim ayından bu yana en güçlü yönlendirmeyi sunarak yuandaki kayıpları durdurma çabalarını hızlandırdı. Bu destek, Çin'in durgun ekonomisinin kanıtlarıyla birleşen geniş dolar gücünün Çarşamba günü onshore yuan'ı 16 yılın en düşük seviyesine doğru itmeye yardımcı olmasıyla geldi. Bu hareket, Çin Halk Bankası'nın bu hafta sürpriz bir faiz indirimiyle şiddetlenen yuan kayıplarını sınırlamak istediğini gösteriyor. Öte yandan, emlak acenteleri ve özel veri sağlayıcılardan gelen bilgiler, Çin'in konut piyasasındaki durumun resmi istatistiklerin gösterdiğinden çok daha vahim olduğunu ortaya koyuyor.
Londra Duraklıyor
İngiltere'de giderek şiddetlenen mortgage krizi, Londra'nın en varlıklı ev satıcılarını indirim yapmaya ya da anlaşmaların suya düşmesi riskini almaya zorluyor. Araştırmacı LonRes tarafından hazırlanan bir rapora göre, 5 milyon sterlin (6,4 milyon dolar) veya daha fazla değerdeki anlaşmalar için yapılan fiyat indirimlerinin sayısı, 2022'nin aynı dönemine kıyasla Temmuz ayına kadar olan yılda neredeyse iki katına çıktı. Pahalı borçlanma, ekonomik belirsizlik ve bir neslin en kötü hayat pahalılığı krizinin üçlü etkisi nedeniyle bu yıl İngiltere'de milyonlarca evin değeri düştü. Bu durum alıcılar ve satıcılar arasında fiyat beklentilerinde bir uçurum yarattı.
