Yeni bir makale, Merkez Bankası'nın %2 enflasyona ulaşma çabasının resesyonu tetikleyebileceğini ileri sürüyor.
Yeni bir araştırmaya göre, enflasyondaki artışın yaklaşık yarısının arkasında sıkı bir işgücü piyasası var ve diğer yarısı da pandemiyle ilgili arz faktörlerine bağlanabilir.
California San Diego Üniversitesi Rady School of Management'ta finans profesörü olan ve ABD ve Avrupa'da on yıllar boyunca işsizlik ve enflasyonu inceleyen yeni bir araştırma makalesinin ortak yazarı Allan Timmermann, enflasyonu daha da düşürmenin "giderek artan bir şekilde işgücü piyasasındaki sıkılıkla karşı karşıya geleceğini" söyledi.
Johns Hopkins Üniversitesi'nden Jonathan H. Wright ve Federal Rezerv'in yönetim kurulunda kıdemli ekonomist olan Simon Smith ile birlikte makaleyi kaleme alan Timmermann, "Eğer Fed son adımı atıp enflasyonu %2'lik hedefine ulaştırmak istiyorsa, bu muhtemelen işsizliğin artması pahasına olacak ve bir resesyonu tetikleme riski taşıyacaktır" dedi.
Ekonomistler yüksek ücretlerin enflasyon üzerindeki etkisini araştırıyor. Fed yetkilileri ekonomiyi soğutmak ve enflasyonu düşürmek için Mart 2022'den bu yana faiz oranlarını defalarca artırdı. Kısmen yakıt ve gıda fiyatlarındaki düşüş nedeniyle %2'lik enflasyon hedeflerine doğru ilerleme kaydettiler. Ancak manşet enflasyon hala %3 civarında seyrediyor ve benzin fiyatlarındaki artışla birlikte yükselebilir.
Cleveland Fed'deki araştırmacılar kısa bir süre önce enflasyonun çoğunlukla arz zinciri şokları ve diğer faktörlerden kaynaklandığı ve daha sonra çalışanların yaşam standartlarını korumaya çalıştıkları için daha yüksek ücretleri körüklediği sonucuna vardılar.
Cleveland Fed'den Martin DeLuca ve Willem Van Zandweghe, yakın tarihli bir makalede, "son iki yıldaki yüksek enflasyon oranı, ücret artışındaki artışın büyük bir kısmını (beşte dördünü) açıklıyor" diye yazdı. Onlara göre ücretlerdeki artış, enflasyonun yumuşamasıyla birlikte 2025 yılına kadar kendiliğinden azalabilir.
Timmermann ve araştırma ortakları enflasyon tablosunu farklı görüyor.
ABD ve Avrupa'daki metro bölgeleri, endüstriler, işsizlik ve ücretlerle ilgili verileri incelediler ve verileri işsizlik ile ücret davranışı arasındaki ilişkiyi temsil eden Phillips eğrisine uyguladılar.
Timmermann, "'Normal zamanlarda' işsizlik ve enflasyon arasında esasen bir değiş tokuş yoktur" dedi. "Ancak, işgücü piyasası -şu anda olduğu gibi- normalden daha düşük işsizlikle çok sıcak olduğunda işsizlik ve enflasyon arasında çarpıcı bir şekilde güçlü bir değiş tokuş olduğunu da görüyoruz."
ABD hükümet raporları, Temmuz ayındaki %3,5'e kıyasla Ağustos ayında daha az iş ilanı ve %3,8 ile biraz daha yüksek bir işsizlik oranı ile işgücü piyasasında son zamanlarda bir yumuşama sinyali verdi.
